Tuzlu ayaklarını çekerken denizden,
Kızıl çocuklar uyanır, sabahın üzerine.
Sıyrılmış geceden bir dağ esintisi,
Söndürüyorken erimekte olan bir mumu;
Kırağılar düşmüş ses tellerinden yükselen,
Kınalı türküler böler, üşüyen ovanın uykusunu.
Uzaklardan gelen bir kaval sesi,
Ölü bir titreyişle, uyandırır çocukluğumu,
Sıcak ekmek, keskin ıslık, titrek dudak,
Güneş değmemiş pencerelerde.
Hangi ressamın fırçası değmişse bu düşe,
Hep bir dönüş başlatır geceye,
Gölgesi düşer ölümün, yalnızlığımın üzerine.
Bu Sayının Diğer Yazıları
“Kar Kârdır” / Ay VaktiAğaç Baskı / Hatice Bengisu
Özülke’yi Savunanlarla Örülü Bir Halka / Ömer Eski
Yansımalar / Şeref Akbaba
Ev / Zeynep Karaca
Tümünü Göster
Gün Aşırı
- İlk Adım
25 Nis 2018
Allah’ın adıyla Şairin anlamlı beytiyle giriş yapmak istiyoruz: “Erişir menzili Devamını Oku…
Cuma Akşamı
- Bana Sevdamı Geri Ver
25 Nis 2018
Kim, neyi kaybettiyse onu arıyor. Kıymet arz eden ve kendi Devamını Oku…