I.
Suların çekildiği denizlerdedir efkâr,
Güz, yüzümün sarardığı göçle, eskide…
Ve içimde gizlidir kenti eviren rüzgâr,
Nuh’u arayan o tufan şimdi nerdedir.
Tarihin sessizliğinde ölümdür sezilir,
Tabiat incinir zulümle, gülüm ezilir,
Bir utanç yükselir külümden kimbilir,
Belki de ölümüm her yerde ezbere bilinir.
II.
Suların çekildiği denizdir içimdeki kan,
Geceleri bir çingilden duvara çizilir.
Ve ayrıksı bir ayrıntıdır kağşayan ân,
Aslında her sokak bungun bir tetirbedir.
Kuşların kanadı yere dökülmeyendir,
Ve zamanı değildir çekip gitmenin,
Ve sebepsiz yolları tuzak etmenin.
Oysa uzak; gidip de dönülmeyendir.
III.
Suların çekildiği deniz değildir.
İçimdir öfkeyle dolan med-cezir.
Benimle büyüyen yara derilse,
Bu yaşayan bir ölü demektir…