Tecimenler yorgun duvarlarına ribatların
Selçukî öykülerini yazar,
İmamevlerinde küskün bir gül açar,
Müstakim nefeslerinde büyür evliyaların,
Hiçe bürünmüş solukları.
Büküm ve kavis; gönük bir düş izleğidir,
Ellerinin kınasında kendini yaralar,
Reşit bir sevincin inancında, ilk’elliğini,
Kurunmuştur, bu çadır kent iklimine.
Kalbinin âhlâtıerbaası;
İnanç, düşün, keder ve sevi,
Yutkur, kınından ayırdığı çocuksu nefesine
Mavi bir masaya düşkür elleri,
Desenir harf-i ayn’ın üzerine.
Ayaklarında kır algısı, gön betiği,
Sesinde ay dehlizi ve bileklerinde;
(Kederidir Nesrin Hanım’ın)
Saraç tutkularıyla oluklanmış,
Zeytin gövdeli tespihi.