Ayda Bir Şato

şimdi onlar benim normal bir adam olduğumu sanıyorlar mesela / halt ediyorlar / geceleri neler yaptığımı bilseler

sabah kalkıyorum kahvaltımı yapıyorum tıraş olup kıravatımı takıyorum yanlarına gidiyorum / işe yani / günaydın diyorlar / gülümsüyorum/ günaydın diyorum sonra öğlen oluyor sonra akşam eve geliyorum yemek yiyip televizyon seyrediyorum yatıyorum / hah / herkes uyuduğumu sanıyor / olur mu öyle şey / o kadar aptal mıyım ben/ karım ve oğlum uyuyunca geçiyorum odama / astronotlarınki gibi bir kıyafetim var kimseler bilmez elbise dolabımın en gizli köşesinde saklarım / onu giyiyorum tuhaf bir yaratığa benziyorum onu giyince bunun ben de farkındayım / uzay mekiğime binip aya gidiyorum/ ayda bir şatom var benim adı ayda bir şato kapısında şöyle yazar burası ayda bir şatodur / amerikalılar  uydu füze falan deyip burunlarını soktular ama hezimet tabi göremediler şatomu aptal herifler beş duyu budalaları  amerikalılar yüzyılımızın en /  bu cümle burda biraz dursun durdukça uzasın uzadıkça kaşıntı yapsın alerji yapsın oh olsun  sömürüye yuh olsun/ amin

*
geçen gün iş arkadaşlarımdan biri ülkemizin en büyük sorunu nedir diye sordu sensin dedim beklemiyordu şaşırdı genelde konuşmayan surat asan espri  yapmayan günaydın günaydın merhaba merhaba ciddiyet resmiyet bir adam / bir gün suratınızın ortasına bu ülkenin en büyük sorunu sensin / derse / bu tuhaf bir durum olur tabi / gülmekle gülmemek arasında bir parka park etti adam dudaklarını/ o gün eve yürüyerek döndüm bir tür ödüldü bu / ben bazen kendime bu tür ödüller veririm kutlarım kendimi tebrik ederim gözlerimden öperim sırtımı sıvazlarım afferim olum  bugün iyi iş başardın derim yanaklarımdan öperim bazen / o gün de ödüllendirdim  kendimi eve yürüyerek döndüm zira bilirsiniz dolmuşlar kent hayatının gezici işkence birimleridirler / günde en az bir insana bu ülkenin en büyük sorunu sensin demek gerekir

*
akşam karıma da bir iyilik yaptım yemek çok güzel olmuş dedim tuzu fazlaydı oysa buna rağmen güzel olmuş yemek dedim / oğlumu kucağıma alıp anlat bakalım bugün neler yaptın diye sordum bir sürü şey anlattı bir gece onu da şatoma götürmeyi düşünüyorum

*
perşembe akşamıydı herkes erkenden uyumuştu zaten uzun süredir fark ediyordum ki / ben / herkesin çok çabuk uyuduğu ve çok geç uyandığı bir ülkede yaşıyor olmaktan dolayı başına  ağrılar giren midesinde ülser olan bir adamdım / bu yüzden geceleri uyumaz aydaki şatoma giderdim neyse işte  perşembe akşamıydı  erkenden uyumuşlardı  odama geçtim üstümü başımı  giydim kitaplarımı aldım kalemimi ve kağıtlarımı sehpanın üstüne çıkıp ampülü sola doğru bir iki kıvırdım oda karardı / gidip beşiğinden oğlumu aldım / bu ne demek biliyor musunuz /  gidip beşiğinden oğlumu aldım cebime koydum / işaret parmağımı öpüp karımın burnunun ucuna dokundurdum / kıpırdandı öbür yanına döndü/ uzay mekiğime binip aya çıktım arkadaşlar bana sürpriz hazırlamışlar şatomu süslemişler kapısına da şöyle yazmışlar  burası dünyada barınamayanlar için ayda bir şatodur ve üstelik süslenmiştir kutsanmıştır tütsülenmiştir / balonlar çiçekler ışıklar/ oğlum / neredeyiz baba / diye sordu / burası ayda bir şato dedim / yarın da gelelim dedi/ arkadaşlar gülümsediler

Paylaş

Bu Sayının Diğer Yazıları

Adı Bende Saklı İnadına Hâlâ / Hakan Özbek
Taraflı Tarafsız Ölüm / Mehmet Yüzücü
Geceye Yıldız Değdi / Nesrin Çaylı
Alın Çizgilerimi / Gıyasettin Yiğiter
Mor / Feride Sezer
Tümünü Göster