Mazeret Yok

Birlikte yürümenin ön koşullarından biri de üzerimize düşeni yapmaktır. İhmal ve erteleme alışkanlığımızın sebep olduğu tembellik, nasıl olsa kervan yürüyor tezinden hareketle paylaşma duygusunu öteleme, kazanım değil, kayıptır. Kaybettiğimiz, pişmanlık duyduğumuz çok şey varken, yenilerini eklememizin bir anlamı yok. Meşguliyet bahanesiyle kimi güzellikler elimizin altından kayar gider ve sonrasında bizler arkasından koşarız da yetişemeyiz.
Ortak bir çaba ve kolektif bir çalışmanın ürünü olan Ay Vakti’nin her birimizin böyle bir yanlışa düşmesine tahammülü yok. Bir kültür ve edebiyat dergisi için ben ne yapabilirim sorusunu kendimize sormamıza da gerek yok. Ne yapacağımızı biliyoruz da, biraz erteliyor ve ihmal ediyoruz. Bu bir sitem değil, kendimizi sorgulama ve hatırlatma.
Neden mazeret yok? Gönüllü bir çalışmanın fedakarlık ve fedakarlık ve fedakarlık olduğunu biliyoruz. Katkıda bulunan her kim varsa, öncelikle onlara teşekkür ediyoruz. Zamanlarını ve emeklerini birlikte paylaşıyor ve paylaşmaya devam ediyoruz.
Bir hatırlatmada bulunalım. Gönderilen çalışmaları değerlendiriyor, dosyamızda muhafaza ediyoruz. Hemen her sayı yeni isimlere Ay Vakti’nde yer vermeye çalışıyoruz. Her çalışma bir emek ve göz nurudur, bizim için de değerlidir. Bunlardan seçerek yayımladıklarımız ve yayımlayacaklarımız var. Eleştirilsek bile bu ilkemizi sürdürecek ve yeni imzalara sahifelerimizi açık tutacağız. Bir hazırlığımız var, dergide gönderilen ürünlerle ilgili kayıtlar düşmek ve değerlendirmek için.
Gün ola…
Allah’ın yardımıyla ve sevdayla…

Paylaş

Bu Sayının Diğer Yazıları

Çizgi-6 / Behice Kolçak Şark
Hikmet Burcunda Bir Şair / Şahin Taş
Gecenin İçindeki Aydınlık / Hasan Tiyek
Öptüğüm Etekler / Sami Uluğ
Ölüm Çıkınları / Selami Şimşek
Tümünü Göster