Her çağın, her dönemin, her topluluğun yakınması sebebiyle “kaht-ı rical” tabelası arayış duvarından hiç inmemiştir. İnsan yetiştirmek, bir fidan olsun dikmek, maddi ve manevi miras bırakma emel ve arzusu, kurum ve şahısların gönül ve ideal ikliminde hep var olmuştur.
Eğitim kurumlarının, siyasi ve sosyal teşekküllerin, dergilerin ve kimi özel çalışmaların bu minval üzere alanlar açtığı, birikimlerini “adam yetiştirmek” için kullandıkları da malumu ilandır.
Zaman açısından pasif olanlar var, öne geçenler var.
Her dönemin veya kuşağın yetiştiği kurum ve şartlar farklılık arz ediyor.
Çığır açan kurumlar mıdır, çığır açacak olan yetişmiş insan mıdır sorusunun cevabı, geçmişi tahlil edince görülebilir.
Hem insan, hem kurum.
Nitelikli eğitim, nitelikli insan, nitelikli kurum.
Buradan hareketle, olmak ve yol almak isteyenlerin, gerek kurumsal, gerekse bireysel gelişim sürecinde, öncü olma vasfını törpüleyecek edinimleri fark etmeleri, ufku daraltacak ne varsa kaçınmaları elzemdir.
Geçmişe bağlı kalmak, geçmişten ders almak, beslenmek, ibret almak, geçmişi iyi okumak, doğru tahliller yapmamıza, bu gün zuhur edecek nice olayı doğru çözümlememize yardımcı olacaktır.
Yaşananları ve yazılanları önemseyeceğiz.
Bu gün yol alacaksak, tecrübeden istifade edeceğiz.
Yok saymanın bir anlamı yok.
Müstefid olmak ve çıkarımlarda bulunmakla beraber, bu günü yaşadığımızın da farkında olacağız.
Takıntılarla donanmadan, yol alacağız.
Dün yazdıklarıyla bu gün konuştukları arasında tezatlar olan, günübirlik değişkenleri yüksek idealler olarak gençliğin algısına sunanların nasıl tökezlediklerini hem görüyor, hem yaşıyoruz.
Her söylenene araştırmadan yorum yapan, dinlemek ve okumaktan uzak, muhasebe ve murakabeye mesafeli bir kuşak, sanal âlem ve siber savaşların kuşatması altında kaybolmaktadır.
Sevdiklerinden bahsedildiği için nereye çağrıldığını sorgulamayan nice kabiliyet, aldığı şekil ve şemaille, enerjisini o mahzenlerde tüketmek zorunda kalmıştır.
“Ağacın gölgesinde ot bitmez” deyimi, kabiliyetler için önem arz etmektedir..
Bir ince ayardır, bir nüanstır.
Gerek siyaset, gerek bilim- sanat ve edebiyatta olsun, öncüler; gelenekten beslenir, kendileri olmak adına da kulvarlar açarlar.
Kalbi selim, takvada yarışan, küçük hesaplar peşinde olmayan.
Beklenen olurlar.
Beklenen.
Bu Sayının Diğer Yazıları
Sanmak / Semra SaraçVakte Can Bol Hayat Serpmek / Alâaddin Soykan
Evet Çığlık Diyorum / Selami Şimşek
Durmakla Anlamak Arasında / Necmettin Evci
Mağara Ağzı Yoksulluk / Ali Yaşar Bolat
Tümünü Göster
Gün Aşırı
- İlk Adım
25 Nis 2018
Allah’ın adıyla Şairin anlamlı beytiyle giriş yapmak istiyoruz: “Erişir menzili Devamını Oku…
Cuma Akşamı
- Bana Sevdamı Geri Ver
25 Nis 2018
Kim, neyi kaybettiyse onu arıyor. Kıymet arz eden ve kendi Devamını Oku…