Hayat; nimet ve dertlerle örülmüş şükür ve sabır imtihanıdır.Sıkıntılara karşı sabredip şükretmek gerek nimetlere. “Acıyı bal eylemek; derdi, gül eylemek” en büyük hünerdir O’nun yolunda. Dert olmadan sevincin anlamı anlaşılamaz ki.Dikensiz gül olur mu hiç?
En koyu ve zor gecesi hayatın,/ Sevdasız yürümek/ Bitimsiz gecelerin omuzlarında./ En büyük hüneri sevdanın,/ Korateşi tutabilmek avuçlarında.(A.S)
Bütün bir hayatı “çile” olarak yaşayan, “soy kafalar”atfettiği “fikir çilesi”ni bir aşk kudreti ve yakıcılığında duyan Necip Fazıl’a göre “Eser vermenin ilk şartı çile çekmektir.Tohum çatlarken ve hayvan doğururken, belli başlı birer oluşçilesi içindedir. Kaldı ki insan…
”Büyük devlet ve dava adamları, büyük ilim ve fikir adamlarıyla büyük sanatçıların tamamına yakını davaları, ülküleri uğrunda büyük çileler çekmiş azim ve sabır kahramanlarıdır.Sezai Karakoç’un da çok veciz şekilde ifade ettiği gibi“Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
”Mukaddes bildikleri hakikat yolunda her türlü çileleri çekmiş,zindanlarda yatmış ama davasından dönmemiş, azim ve inançla mücadelesini sürdürmüş olan Bediüzzaman Said Nursi, Süleyman Hilmi Tunahan; kuru fasulyeye, açlığa razı olmuş ama haksızlık karşısında susmamış, iman, fikir ve dava adamı şair Mehmet Akif Ersoy ile çile, fikir, aksiyon ve sanat adamı Necip Fazıl Kısakürek; aşk yolunda çile köprüsünden azim, sabır ve dua ile geçen kahramanlardandır.
Hastalık ve fakirlik nedeniyle resmi tahsilini ortaokul ikinci sınıfta bırakmak zorunda kaldıktan sonra yılmadan,sabırla çalışarak kendi kendini yetiştiren, birkaç dil öğrenen; büyük edebiyatçı, fikir adamı ve sosyolog Peyami Safa’nın hayatı, azim ve sabrın zaferidir.
Üniversite hocasıyken iki gözünü birden kaybettikten sonra “ kültür denirfana” yolculuk eden, okumaya,düşünmeye ve yazmaya devam eden,yazar, fikir adamı ve filozof Cemil Meriç, hakikati çile ve sabırla arayanlara en güzel örneklerdendir.
Bebekken babasını kaybeden, 3 yaşında da annesinden ayrılan, yetimhanelerde büyüyen Bayrak Şairi Arif Nihat Asya’nın hayat ve mücadelesi,örnek alınması gereken azim, sabır ve başarı öykülerindendir.
Doğuştan sakat olup okula hiç gidemeyen ama kendini en iyi şekilde yetiştiren, hayata gülümseyen, yüzlerce hikâye ve romana imza atan Kemalettin Tuğcu ile küçük yaştaiki gözünü kaybeden, kendi kendinesaz çalıp söyleyen, okuma yazma bilmeyen, hayatı büyük çilelerle örülü büyük ozanımız Âşık Veysel, “hayatmektebi”nde sabır körüğüyle sevdaközünü üfleyenlerdendir.
“Ben yanmasam/ sen yanmasan/ bizyanmasak, / nasıl çıkar karanlıklaraydınlığa.” (N.Hikmet)
‘Sopayla kilime vuranın gayesi, kilimi dövmek değil, kilimin tozunu almaktır. Tanrı sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin?Taş, taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olamaz. Yüzük olmayı dileyentaş, ezilmeyi, yontulmayı gözealmalıdır.” diyor büyük mutasavvıf vebilge insan Mevlana. Onun gibi hak yolun sevdalıları, böylebaktıkları için “ölmeden evvel ölme”nin sırrına erdiler. Öyleyaşadıkları için “Hamdım, piştim, yandım” makamına ulaşıpölümü bile “vuslat gecesi” bildiler.
“Ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle Çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı.” (AtaolBehramoğlu)
Zafere ulaşanlar, davası uğruna anadan, yardan, serden geçenlerdir. Allah dostları, çile hırkasını giyip nefsini sabıreleğinden geçirenlerdir. En çetin sabır imtihanıyla en büyükçileyi çekenler de Allah’ın en sevdiği kulları Peygamberlerdir.Allah, en sevdiklerinin sabır sınavıyla derecelerini artırırkenmükâfatlarını da yükseltmektedir.
“İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözdeyerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orada esenlik dileği veselamla karşılanırlar. Orda ebedi olarak kalıcıdırlar; o, negüzel bir karargâh ve ne güzel bir konaklama yeridir.”(Furkan Suresi, 75-76)
Çocuk yaşta yetim ve öksüz kalmış sevgili Peygamber Efendimiz (sav),Allah yolunda nice çileler çekip sabrederek bizlere hayat rehberi olmuştur.Hz. Lut (a.s.), sapkın bir topluluğunzorlu baskılarına karşı mücadele verirken,Hz. Eyüb (a.s.) kendisini saranşiddetli hastalık ve fiziksel zorluklarasabrederken, Hz. Musa ve Hz. Harun(a.s.) kendisini yalanlayan putperestFiravun ile mücadele edip kavminiikna etmeye çalışırken, Hz. Yunus(a.s.) balığın karnında yaşarken, Hz.İbrahim (a.s) tevhit uğruna Nemruttarafından ateşe atılırken, Hz. Yusuf(a.s) kardeşleri tarafından kuyuya atılıpiffetsiz iftirasıyla zindanda çileçekerken, Hz. Yahya (a.s.) döneminzorlu inkârcıları tarafından şehit edilirkenve Hz. İsa (a.s.) münafıklarıntuzaklarına karşı mücadele ederken,büyük bir sabır imtihanı ile karşı karşıyagelmişlerdir.
Peygamber Efendimiz, Müslümanlar için “Bu dünyada rahat yoktur.”buyuruyor. Üstad N. Fazıl’ın çokmuhteşem bir güzellikle ifade ettiğigibi mukaddes dava peşinde koşanlaraçile çekip sabretmek düşüyor:
“Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan; / Ve ayrılık, anneden, vatandan,arkadaştan.
”İmtihan yolculuğunda çile köprüsünden sabır ipiyle geçenler için Allah’ın va’dettiği günler doğacaktır, sabredenler muradına erecektir elbet.Çünkü zafer mutlaktır Hakk’a aşklabağlanıp sabredenler için. Geceninen koyu karanlığının olduğu an,sabaha en yakın andır. “Gündüzlernasıl beklerse gecenin bitmesini /Sabırla söküyorum bu tarih gecesini.”(Erdem Bayazıt)
“Bekleyin, görecektir, duranlar yürüyeni!
Sabredin, gelecektir, solmaz, pörsümez yeni!”
Bu Sayının Diğer Yazıları
Derviş / Abdullah ŞevkiKitapları İkinci Ele Düşürmeyen Okurlar…... / Fatih Pala
Herkesin Bir “Nuh”u Vardır / Abdullah Ömer Yavuz
Bir Kapıda Durulmak / Mehmet Aksu
Tabut Terapisi / Kenan Yusuf Taşkın
Tümünü Göster
Gün Aşırı
- İlk Adım
25 Nis 2018
Allah’ın adıyla Şairin anlamlı beytiyle giriş yapmak istiyoruz: “Erişir menzili Devamını Oku…
Cuma Akşamı
- Bana Sevdamı Geri Ver
25 Nis 2018
Kim, neyi kaybettiyse onu arıyor. Kıymet arz eden ve kendi Devamını Oku…