Yaşadıkça kaçtığım yerler, serseri ruhum
Umudumu çalıyor cebimdeki aynam, gösterişli yalanlar
Yaşanmamış acılar şiir gibi bir şey
Nehrin dudaklarından dökülüyor
Korktuğum yer, onarılmış düşlerim
İçimde bir orman sesi gibi
Sabahın uzun kavgasıdır hüzün
Güzel bütün yalnızlığıyla bir annenin eli…
Savaşın çocukları, sis ve duman
Bunca ağırlık vurulmuş şu ölü
Bilenmiş bir şehir ağırladığım gündüzüm, gecelerim
Ve sonra bahar tarafımdan bir sağanak bastırır
Buluştuğunda ruhum toprakla, dualar içinde.
Secdede bir gül, gölgeler altında ikindi umutlarım
Dönüp bir daha bakıyor gözüm
Olanca sertliğiyle içimin rüzgârına.
Çölde yağmur bekleyen bir kalbin duası
Yüz hatları benek benek
Zaman tersine akıyor sanılsa da
Yönüm kıbleyedir ve açık ellerim.