O Meryem yüzlü anneler şimdi nerdeler
Her sabah kuş sesleriyle uyanan
İlk mekteplerin boş kalmış sıralarında
Cennetten gülümseyen çocukların hüznü
O çocuklar ki yeni filizlenmiş bir dal gibi
Kırılıp gittiler sabaha karşı
Babalar yorgun argın sofralarda
Bir dağ gibi diz çöküp uyanmayan babalar
Bir gülümseyişin izi tenha sokaklarda
Artık hiç doğmayacak güneşi beklerken
Çoktan adresten düşmüş evlerin önünde
Garbi yelinde dağılmış saçları kızların
Sanki bir kıyamet dağlanmış ellerinde
Ölüm bir şarkı gibi yankılanırken dillerinde
Siyah bir atın ateş saçan toynaklarında
Yükünü terkisine atıp gitmiş Azrail
Henüz ismi konmamış acılar çarşısında
Mavisini yitirmiş şehirlerin kalbinde