adını yenilmek koydum bütün sevgilerimin
ve artık bir hiçim varlık aynasında.
umarsız bir gülüş kadar yakışıksız
ve şüpheli duruyorum şimdi
o son çıkmaz sokağın ardından
açıldığımız çarşılarda.
çocuklar ölümlerden dönüyor sağ salim
bir cinayet süsüdür bundan böyle sokaklar
ki çerçiler gelip geçiyor durmadan
gelip geçiyor seneler, gökyüzüne uğramadan.
beni bekler şimdi otobüs durakları
ıssız bir uğultuyu büyütürüm orda
akşamları
bir ben varım bir de köpekler,
tüm kapılardan kovuldular çünkü
gece yolcuları.
neylersin, hayat okunmayan kitaplara benzer
durur bir köşesinde köhnemiş evlerin.
mültecisiyim şimdi doğduğum
ve sahibiyim hiç görmediğim yerlerin.
neden aynalar kırılır yüzüme dönünce
taş değilsem de ben, yerimde ağırım.
doğdum ve öleceğim bu bir dönence
yaşamak, işte, bir tek ona karşı sağırım!
peki ya şimdi ben, ölüme nasıl sığarım!
yakın artık tüm her şeyi, viraneleri yıkın!
kimse duymasın hülâgü’nün burdan geçtiğini.
kırık tuğlalardan kendinize yalnızlıklar yapın;
varsın bilsin herkes kalbimizin yenildiğini!