Uyanış

Ne varsa yeryüzünü çiçeğe gömen,
Boynunda ölücüsü çok, yankısı hiçten yana
Eskiciler koşacak yüreğimin içkilerinde

Bunu durgun bir suya atılmış taş misali
yankılanarak dağılmış bir yarada
deniz kokusunu ve hiçtenliği
içine çeken bir çocuk ulaştıracak bana

Tırnak diplerimde birikecek sıcaklığı bir sümbülteberin
ve yontusuna mezar arayan bir heykeltraş gibi
erirken bulacağım hatmi çiçekleri açan dağların karını

tâ çocukluğumun karanlık mağalarından çıkıp
ses vereceğim karanlığına yeryüzünün
(Bir umut aydınlanır mı diye?)
sözcüklerden yapılma bir genişliği soluyacağım
sönmüş olan güneşin eşliğinde

diri sevinçler gibi yürüyecek bir bakış
içimden, tâze bir heyecanın orta yerine

vârlığın yankısını bölüşecek hiçlik
karanlığın aydınlıkla buluştuğu yerde.

Paylaş

Bu Sayının Diğer Yazıları

“Karlı Dağların Başında Salkım Salkım Olan Bulut&#... / Şeref Akbaba
Sanal Gerçeklik, Savaş, Göç, İklim Krizi, Salgınla... / Ay Vakti
Yol / Yolcu / Niyazi Karabulut
Çeşme / Nalan Bülbüler
Çocuklar ve Politikalar / Metin Arpacı
Tümünü Göster