yaşamayı öğretir mezarlar
kocasını kaybeden kadının
kavi yüreği
kulun ölümü kendi sessizliğinde
sapanla devrilen toprak
rüzgara karşı yeşeren tohum
coşkun bir ırmaktır hayat
yaşadığım ana dökülen
derinleşir alnımın çizgileri
böylece
köklerini salar yüreğime
aşk
dua
küfür
ve sırat
Siyah beyaz karelerdir
heybemi dolduran
dört nala koşarken
serin ağacın gölgesinde
rüzgar
sürükler topladığım kelimeleri
ve biriktirir kitap’ta
kalem olmasa
anlamayacak kimse yaşadığımı