Irmakları taşıran dokunaklı sesim mi,
Yaraladı, kelimelere sağır dudaklarını?
Yüreğinden düşürdüğün çiçeğin,
Toprakla bakıştığını, suya duyuran yankı
Makasın ağzına oturmuş şaşkınlığım mı,
Çağırdı, serin uykulardaki çöl seraplarını?
Baylan bir dutun büğdüzünde direnç,
Yanaklarına inen nurdaki sığıntı
Karınca yuvalarını eşeleyen gülüşün müydü?
Ayırdı göğü, içime sığmayan mavilikten
Suskunu böl, uyandır beni, sağılt alnında;
Güne değen yazgımı, diline dolmuş serinlikten.