Yatsı ezanı okunalı
bir saati geçmişti. Gündüzün kavurucu sıcaklığının etkisi sokakları terk etmiş,
hafif meltem yüzleri okşarken bedenler incede olsa üzerine bir giysi almanın
memnuniyetini...
“Üç tanesi bir lira, alır mısınız yavrum?” sözcükleri ile pembe boyalı, güneşten iyice rengini atmış, büyük camlı demir kapıyı bir elinde naylon torba, diğer...
Sessizce çıktı evden, nereye gidiyorsun bakışlarına aldırmadan. Dün akşam yaşadıkları, sabahı zor ettirmişti. Gece bir dinlenme vaktinden çok, çile çekme zamanı olmuştu...
Mustafa ÖZDAMAR İle Kırık Kandil ve Eserleri Üzerine Söyleşi