1
Suskunluktan öte aranılan sessizlik; kenar mahallelerin içten içe kaldırımlara olan özlemini dile getirirken tek cümle ile hayat bulur;
“Karanlık; gecenin örtüsüne gizlenmiş güneşin yokluğudur!”
2
Bağnaz fırtınaların limanlara değin varan hırçınlığı dalgalara söz geçirirken; deniz bir vicdanın sesiyle konuşur;
“Duru ve kifâyetli tufanlar beni alacaksa tümden bir hesaplaşmada, güvendiğim tek şey maviliğimdir!”
3
Baygın gözlerin inatçılığında gezinen sabah mahmurluğunda sarmaş dolaş ruhum ayık bir selamla söylenmeye başlar;
“Sabahın çekingenliğini üzerinden müjdelerle atan her gönül; güneşe ilânı-ı aşk yapan bir çocuktur!”
4
Kilitlendim şu cümleye;
“Adım tarihe düşürülmüş bir aşkın künyesidir!”