Sarılarak ağır ve meftun
Bakışırız o yârin gül endamına
1.
Uyanır sözümdeki can
Râm olup düşmeden yollara
Şan ve heyelan,
Uyanır sözümdeki can
2.
Orada kalır efsun,
Biz uyanırız.
Bulanarak ağır ve mağrur,
Savruluruz sözün dağlarına.
Zamansız bir koşuya çıkarız,
Koştukça daralır gece,
Koştukça güzelleşiriz.
Kitaplarda açılan yüzündür.
Sensiz zaman en büyük hüzündür.
Hangi yanımızı öpsek,
Mahcup ve tenha kalırız.
Kor ırmaklar akar soluğumuzdan.
Çöldür bu şehrin adı, ayrılıktır.
Kaparız ellerin olmayan kapıları.
Çıkıp dağlara feryat ederiz.
Uzaktan uzağa devran ederiz.
Bulutlar üstüne selam ederiz.
Yanılır yanılır kelam ederiz.
Kelam üstüne kelam ederiz.
Yakarız saçların olmayan suları.
Yorularak ağır ve mecnun,
Ağlaşırız bu can sunağında,
Yanar kalbimdeki kan.
3.
Hangi yanımızı öpsek,
Terlenir yalnızlığımız.
Bugün buradayız,
Bu anlam burgacında.
Sanki neden,
Yarın başka yerde,
Nerede olsak,
Yine bu burgaçtayız?
SÜKÛTUN SESLENİŞİ