Sündüs Döşeği

Elimde bir şiir kitabı tutuyorum kitabın ismi sündüs döşeği. Kitap iki bölümden oluşuyor ve yüzonaltı sayfa. Birinci bölüm kırkbeş şiirden oluşan sündüs döşeği isimli bölüm. İkinci bölüm ise altı şiirden oluşan şehir manzaraları. Kitaba ismini veren şiir “18 Temmuz 1993 günü saat 22:00 sırlarında yaşanan bir kanlı terör olayından ismini almaktadır. Kitap okur kitaplığından 2012 yılında çıkmış. Kitabın yazarı dost şair Abdurrahman Adıyan’dır.

Abdurrahman Adıyan iğneyle ipliğin vuslatında bir terzi. Şarkın serhat ilinde dünyaya gelmiş gönül ilmeğinde sevgi dokumuş bir şair. Onun kelimeleri birer anahtar. Onun kelimeleri mana kapılarını açan ve cansız kelimeleri canlandıran birer sihirli değnek.

Asiliğe varmayan bir devrimin kalbinden başlattığı hicreti hak ve hakikat bur­cunda tüten aşk isimli bir devin sırtında devam etmektedir.

Şairimiz modern dönemlerin şiirinde ki en büyük eksiklik olan metafiziği şiirinde hissettirmiş ve kendi nev-i şahsına münhasır bir dil kurarak yeni bir bir şiirle kendi tarzını kurgulayabilmiştir.

Şairimiz dünyayı bir menzil bir konaktan ibaret görür. O saatini sonsuz randevuya çoktan kurmuştur.

Kelimeleri bir çığ gibi iner gönül dağlarından. Kelimeler onun bineğidir. Şair şiiri anlattığı bir denemesinde

“Bırak beni de harflerle cenk edeyim!

Şiirin künhüne inip kelimelerden bir ülke yaratayım tüm insanlara… ” Diyerek şiir yazma sebebini ortaya koymaktadır.

Şair bir hüzün ihracatçısıdır gönüllerden gönüllere. Şiirin kalbinden yola çıkarak aşkın ruhuna ermeye çalışan bir gönül insanıdır her şeyden önce.

Simsiyah saçlarına aklar düşmüş şafağın bağrında o şiir nöbetindedir. Terzinin türküsünü çağırır durmadan.

Şairimiz içi boşaltılmış birçok kavramın içini hak ve hakikatle doldurma telaşındadır. Davasını yüksek sesle haykırır dünyaya.

Kardeşlik nutukları atıp bir taraftan da kardeşliği baltalayanlara inat gerçek bir kardeşliğin kürsüsünden seslenir aynı inancın gürül gürül akan sedasıyla.

Şair denizlere vurgundur. Suların köpük köpük sahile vuruşu onun içinde ki med cezirlerin bir yansımasıdır. Van gölünün uçsuz bucaksız sularında hayaller büyütür şair. Bazen Muş ovasının masmavi bir deniz gibi uzanan ufkunda bir lalezar olur mısraları şairin. Şairimiz derin bir sembolizmi mısralarında nakış nakış dokumakta bir sürü telmihle okuyucuyu meraklandırmakta şiirini derin manalarla dokumaktadır.

Yazarımız iğneyle kuyular kazarak yazdığı Sündüs döşeği isimli şiir kitabıyla okuyucalarını bekl­emektedir.

Paylaş

Bu Sayının Diğer Yazıları

139. SAYI / TEMMUZ-AĞUSTOS 2012 / Ay Vakti
Yeni İmzalar / Ay Vakti
Resim Altı Şiirler-I / Mehmet Ragıp Karcı
Şirâze’den Şirâze’ye Saklı Mektuplar -73 / Şiraze
Kitaplarla Baharı Yaşamak-II / Recep Garip
Tümünü Göster